Hezarfen Ahmet Çelebi, 17. yüzyıl Osmanlı İmparatorluğu döneminde yaşamış, havacılık ve mekanik bilimlerine katkı sağlamış önemli bir alimdir. En çok, 1632 yılında Galata Kulesi'nden Üsküdar'a doğru yaptığı, insanlığın ilk "kontrollü" uçuşu ile tanınır. Hezarfen, bu uçuşu sırasında kanat benzeri aletler kullanmış ve başarılı bir şekilde iniş yapabilmiştir. Bu olay, Osmanlı İmparatorluğu'nda, hatta dünya tarihinde bilim ve mühendislik alanında önemli bir kilometre taşıdır.
ERKEN YAŞAMI VE EĞİTİMİ
Hezarfen Ahmet Çelebi, Osmanlı topraklarında doğmuş ve genç yaşlarından itibaren bilime olan ilgisiyle dikkat çekmiştir. Çeşitli alimlerden eğitim almış, Arapça ve Farsça'nın yanı sıra, döneminin bilim dili olan Latinceyi de öğrenmiştir. Fizik, matematik ve astronomi gibi birçok alanda kendini geliştirmiştir.
UÇUŞUN ANATOMİSİ
1632 yılında gerçekleşen meşhur uçuş, detaylı bir hazırlık ve cesaret gerektirmiştir. Ahmet Çelebi, yelken bezi ve çeşitli ağaç çubukları kullanarak bir çift kanat yapmıştır. Galata Kulesi'nin tepesinden koşarak atlamış ve Üsküdar'a, yaklaşık 6 kilometre uzaklıkta başarılı bir iniş yapmıştır. Bu uçuş, dinamiklerin ve aerodinamik prensiplerin anlaşılmasında bir öncüdür.
TOPLUMSAL VE KÜLTÜREL ETKİLER
Hezarfen Ahmet Çelebi'nin bu başarısı, Osmanlı İmparatorluğu'nda büyük bir heyecan yaratmış, ancak bazı çevreler tarafından şüpheyle karşılanmıştır. Dönemin padişahı IV. Murat, Çelebi'yi hem ödüllendirmiş hem de sürgüne göndermiştir. Ahmet Çelebi'nin bu uçuşu, bilim ve inanç arasındaki karmaşık ilişkiyi de gözler önüne sermektedir.
HEZARFEN'İN MİRASI
Günümüzde Hezarfen Ahmet Çelebi, Türkiye'de ve dünya genelinde havacılık tarihinde önemli bir yere sahiptir. Özellikle Türkiye'de, her yıl çeşitli etkinlikler ve anmalarla anılır. Bilim ve teknoloji eğitiminde ilham kaynağı olarak gösterilir ve Türk kültüründe "uçabilme" arzusunun ve bilimsel merakın bir simgesi olarak kabul edilir.